+müzik
Kolaya kaçıp girişimi bana atılan topu tutaraktan yapıyorum. Ben Freischwimmer'i beğendim, evet. Hatta bunu yazarken de bile, Güneş'e "ama bence güzeldi film" dediğim zaman hafif tedirgin ve ürkek "hıııı?" diyişi canlanıyo gözümde. Ama yok, kimseye "al sana ders olsun benim de kulaklarım az duyuyo zaten ne var yani biraz da sen ezil" diyerek gırtlağına ekler tıkıcak değilim. Filmle ilgili gerekli bilgiler zaten verilmiş, şuna değineyim ben, o çılgın müzik öğretmeninin debussy yorumu ve bikaç koro çalışması sahnesi dışında, filmde müzik hiç yoktu neredeyse. Burdan aklım Dogma filmlerine gitti benim (bu akımdan hazzetmediğim için sürekli yericeğimi bile bile yazmaya koyulucam şimdi). Hani malum manifestoda bir maddede der ki filmlerde müzik kullanmamalı. Bu manifestoyu ortaya atan düdük Trier'e göre her şey doğal olmalı, ışık doğal ışık, filtre yok, o yok bu yok, dış ses olarak ortam sesinin dışında ayrıca hiç bir ses, enstrüman ya da müzik yok. Zoraki izlediğim birkaç Dogma filminden sahneler canlanıyo gözümde. Aklıma ilk gelenler sürekli seyircinin gözüne gözüne sokulan devamlılık hataları (ki Dogma'ya gör e bu hata değil, önemsenmemesi gerekilen bir durumdur), dış çekimlerde kamera arkasında boom tutan garibanın kendisi ve koca boom'uyla beraber kadraja girip çıkıvermesi falan filan... Sonrasında, müzik nasıl değiştiriyomuş filmi/sahneyi hakkaten gerekli miymiş de ben bu kadar çemkirmişim, muhakemesini yapabilmek için müziğiyle hatırladığım görüntüleri geçiriyorum kafamdan. İlk aklıma gelenler;
Permanent Vacation'da baş karakterimiz Allie'nin, pikabında tıngırdattığı Earl Bostic kaydı eşliğinde dans edişi.
Arizona Dream denilen rüya gibi filmdeki intihar sahnesinde, fonda (yeah henri fonda) çalan Goran Bregoviç - Death parçası.
Vozvrashcheniye'nin sonunda cast akarken çalan ve ara tara bir türlü bulamadığım parça. (söylemezsem olmaz, bu filmde duyulan bütün müzikler harikadır)
Bir de zaten konusuyla müziği bütünleştirmiş olanlar var, tadından yenmeyenler; Nick Hornby'nin aynı adlı romanından uyarlama High Fidelity ve Türkçe'ye "Dostlar Arasında" olarak çevrilen Mutual Appreciation. Her iki filmde de baş karekterlerin derdi müzikle uğraşmak, bi şekilde bunun ucundan tutabilmek. Karman çorman bir yazı eşliğinde çaktırmadan beğendiğim filmleri de sıralamış olayım zorlama müzik ilintilemelerimle...

Arizona Dream denilen rüya gibi filmdeki intihar sahnesinde, fonda (yeah henri fonda) çalan Goran Bregoviç - Death parçası.
Vozvrashcheniye'nin sonunda cast akarken çalan ve ara tara bir türlü bulamadığım parça. (söylemezsem olmaz, bu filmde duyulan bütün müzikler harikadır)
Şimdi doğallık bunlarla bozuldu mu? Bozuldu bozulmadı orası başka bir konu, ama şu var, seyirciye duyguyu geçirmede kullanılan en etkili yöntem kabul edilen müzik, buralarda devreye girdi ve sahneyi beynimize kendisiyle birlikte kazıdı. Kötü mü oldu, hayır. Olmazsa olmaz mıydı? Bence ona da hayır.

Son olarak, bir de bunların Theme'leriyle ya da içinde çalan herhangi bir parçayla artık özdeşleşmiş olanları da mevcut şüphesiz. Zilyon tane de sayılabilir burda şimdi. Bir örnek vereyim hemen, daha geçen gün Emre'yle yaptığımız Easy Rider muhabbetinde adını zikrettiğimiz 'Born to be Wild' bunlara bir örnek işte... Ama Emre sadece o şarkısını değil de filmde geçen bütün şarkıları zaten biliyomuş filmi daha izlememiş olmasına rağmen :p bu da gerekli/gereksiz bir bilgi olarak kalsın burda ...
Etiketler: Arizona Dream, Born to be Wild, Dogma, Earl Bostic, Easy Rider, Emre, Freischwimmer, Güneş, High Fidelity, Mutual Appreciation, Permanent Vacation, Vozvrashcheniye
2 Yorum:
filmi izledim ..spoiler ın kralı: esas oğlanlarımızın ikisi de ölüyor arkadaş :)
şşşştt ayıp! anladın mı filmdeki hangi sahneden bahsettiğimi :)
Yorum Gönder
Kaydol: Kayıt Yorumları [Atom]
<< Ana Sayfa